Bulgur Pilavı Nasıl Yapılır?

Bulgur pilavı gelmiş geçmiş en lezzetli Türk yemeklerinden biri olmalı! Tatlı biber ve domatesin bulgurun besleyiciliği ve büyük bir parça keskin yoğurtla birleşimi bu dünya da ki nadir lezzetler arasında. Bulgur pilavı süper lezzetlidir, pişirmesi gerçekten kolaydır ve aynı zaman hem aşırı lezzetli hem de gerçek bir koruyucudur!

Herhangi bir et restorana gittiğinizde (kebap, köfte) gibi ne sipariş ederseniz edin, yanında bulgur pilavı ile servis edilme olasılığı yüksektir. Hatta yanında gelen bulgur pilavının daha öyle güzel gelir ki, aksi gibi pilavdan da çok az koyarlar. Şimdi size restoran usulü bulgur pilavı yapmanın tarifini püf noktalarıyla birlikte veriyoruz. Buyurun tarife geçelim;

Bulgur pişirmek, pirinç pişirmekten biraz daha kolay olduğunu düşünüyoruz. Pilav konusunda yeniyseniz bulgur pilavı harika bir başlangıç olabilir. Kaynattığınız, üzerini kapattığınız ve ardından kısık ateşte yavaş yavaş pişmesine izin verdiğiniz sürece, yanma veya lapa haline gelme şansı çok azdır. 

Bulgur pilavı malzemeler

Yapılışı

Bulguru bir süzgecin içine alın ve akan soğuk su altında, su berraklaşana kadar iyice yıkayın. Soğanı soyun, ince ince doğrayın ve bir kenara koyun. Yeşil biberi ince ince kıyıp kenara alın. Bir kutu rendenin en büyük parçalama deliklerini kullanarak domatesleri rendeleyin.

Yağı, orta ateşte geniş, yapışmaz kapaklı bir pilav tavasında ısıtın. Sıcakken doğranmış soğanı ekleyin. Bir tahta kaşıkla ara sıra karıştırarak, yaklaşık 7 dakika kadar soğanınızı pembeleşinceye kadar pişirin. Doğranmış yeşil biber ve tereyağını ekleyin. Ara sıra karıştırarak 5 dakika pişirin. Kırmızı biber (veya domates) salçasını ekleyin ve kaşığın tersiyle her yerine yayın. 2 dakika pişirin. Rendelenmiş domatesleri ve tuzu ekleyip karıştırın. 5 dakika daha pişirin.

Bunu Bilmekte Fayda Var 

Artan bulgur pilavı ağzı kapalı bir kapta buzdolabında 3 güne kadar saklayabilirsiniz.

1 su bardağı (182 gram) pişmiş bulgurun besin değerleri

Kalori: 151

Karbonhidrat: 34 gram

Protein: 6 gram

Yağ: 1 gramdan az

Elyaf: 8 gram

B6 Vitamini: Günlük değerin %8'i

Pantotenik asit: Günlük değerin %13'ü

Manganez: Günlük değerin %48'i

Bakır:  Günlük değerin %15'i

Magnezyum: Günlük değerin %14'ü

Demir: Günlük değerin %10'u

Niasin: Günlük değerin %9'u

Tiamin: Günlük değerin %9'u

Çinko: Günlük değerin %9'u

Folat: Günlük değerin %8'i

Bulgurun sağlık açısından en önemli faydalarından biri de iltihap önleyici etkisidir. Bulgurun düzenli olarak tüketilmesi, kronik iltihaplanmayı hafifleterek birçok hastalığa karşı koruma sağlar. Araştırmacılar, genellikle bulgurun metabolik bir madde olan betain'i büyük miktarlarda tüketen kadın ve erkeklerin, diyabet, osteoporoz, kalp hastalığı ve Alzheimer hastalığı ile bağlantılı kronik enflamasyon yapıcılardan biri olan homosistein konsantrasyonlarını azalttığını gözlemledi.

Tip 2 Diyabet Riskinde Azalma

Bulgur, bazıları vücudun glikoz kullanımında ve insülin üretim mekanizmasında yer alan 300 kadar enzim için yardımcı faktör olarak çalışan zengin bir magnezyum mineral kaynağıdır. Kepekli tahıllar ayrıca Tip 2 Diyabet riskini azaltan kalsiyum ve sağlığa faydalı diğer besinlerle yüklüdür. Düşük glisemik bir gıda olduğu için diyabet yönetimi için de son derece etkilidir.

Bulgurun bağırsakta parçalanması zaman alır, bu da vücutta yavaş ve tutarlı bir şekilde glikoz salınımına yol açar, böylece diyabet hastası insanlar için son derece zararlı olan kan şekeri seviyesindeki ani yükselmeleri veya düşüşleri engeller.

Azalan Metabolik Sendrom Riski

Karbonhidratlar söz konusu olduğunda, sağlıklı kalmak ve kilo vermeyi desteklemek için doğru olanları seçmek önemlidir. Beyaz pirinç ve beyaz un gibi rafine karbonhidratlar ve bu karbonhidratlardan yapılan gıdalar kilo alımı ve kardiyovasküler hastalıklara ve Tip 2 Diyabete yol açan metabolik sendrom riskinin artmasıyla bağlantılıdır.

Ancak bulgur gibi tam tahılların fazla tüketimi, vücudu obezite, yüksek tansiyon, yüksek trigliserit düzeyi gibi metabolik sendromun özelliklerine karşı korur. Bulgur alımının artması hem insülin direnci hem de metabolik sendrom riskini azaltır.

Kabızlığı Giderir ve Sindirim Sistemini Temizler

Bulgur, buğday kepeğinden başka bir şey değildir ve sindirim sisteminden atık ürünleri ve toksinleri temizleyen ve bağırsak hareketini düzene sokan, dolayısıyla kabızlığı ve yığın geliştirme riskini azaltan harika bir müshil olarak çalışır. Bulgur içeren lif açısından zengin bir diyet, mide bulantısı, karın ağrısı, şişkinlik ve gaz gibi divertikül hastalıkların semptomlarını hafifletmeye de yardımcı olur.

Safra Taşı Riskini Azaltır

Safra taşları, safra kesesinde oluşan küçük katı madde parçalarıdır. Safradaki pigmentler ve kolesterol birçok kez sert parçacıklar oluşturdukça bu taşlar yavaş yavaş gelişir. İki ana safra taşı türü, pigment taşları ve kolesterol taşlarıdır. Pigment taşları daha koyu, daha küçüktür ve bilirubinden oluşur.

Kolesterol taşları ağırlıklı olarak sarı renktedir, safra taşlarının yaklaşık %90'ı kolesterol taşlarıdır. Bulgur buğdayı safra taşı gelişme riskini azaltmaya yardımcı olur. Tam buğday ununda çözünmeyen lif, yiyeceklerin ince bağırsaklardan daha hızlı geçmesine yardımcı olur, safra salgısını azaltır, insan vücudunun insülini daha etkili kullanmasına yardımcı olur ve kanda bulunan trigliseritleri veya sağlıksız yağları azaltır.

Safra taşlarına karşı korunmaya yardımcı olan tüm bu yararlı etkileri sağlamanın yanı sıra bulgur buğdayındaki lif, divertiküler hastalığın semptomlarını hafifletebilir. Divertiküler hastalık öncelikle kolonu etkiler. Kolon, kalın bağırsağın vücuttan atıkları uzaklaştıran küçük bir kısmıdır.